Kendi konforunu ve çıkarını sağlama arayışı, sevmenin önünde zihinsel engeller oluşturur. Çünkü sevgi, şefkat, empati ve özveri (bazen de vazgeçmeyi) gerektirir. Bunlar, bencil duygularımızla çelişen, bizi genellikle zorlayıcı ve yorucu bir yolculuğa sürükleyen duygulardır.

Sevgi ve Yeni Yıl

Hayatta en önemli şey sevgidir. Çünkü sevgi olmadan yaşam, gerçek anlamını yitirir ve boş bir kabuktan farksız hale gelir. Sevgi, insanın içindeki en derin, en saf ve en yüce duygudur. Sevdiğimizde, yalnızca başkalarına değil, aynı zamanda kendimize de bir ışık tutarız.

Sevgi, yaşamın enerjisidir. İnsanın ruhunu besler, geliştirir ve ona gerçek huzuru getirir. Sevdiğimiz zaman, Mesih’e en çok benzediğimiz zamandır. Mesih, dünyaya sevgiyi öğretmek için gelmiş, insanlara sadece acılarını paylaşmayı değil, aynı zamanda sevmenin gücünü ve kutsallığını da göstermiştir. Gerçek sevgi, yalnızca başkalarına karşı duyduğumuz bir duygu değildir, aynı zamanda bir yaşam tarzıdır, bir bakış açısıdır.

Ancak hayatın gailesi içinde, bencil olmadan sevmeyi öğrenmek kolay değildir. Dünyanın hızlı temposu, bizleri sürekli bir şeylere odaklanmaya zorlar. Çoğu zaman, kendi çıkarlarımızı ve ihtiyaçlarımızı başkalarının önünde tutarız. Bu olumsuz tutum, yanlış olsa da, doğamızın bir parçasıdır. Çünkü insan, doğası gereği benmerkezci bir varlıktır. Bütün mesele bu benmerkezci doğayı dönüştürmek ve aşmaktır. Edebi ve ebedi anlamda esas kalıcı olan insani yaklaşım, ilişki içinde olduğumuz insanın onurunu ve çıkarını da kendi onurumuz ve çıkarımız kadar gözetebilmektir veya gözetmektir.

Kendi konforunu ve çıkarını sağlama arayışı, sevmenin önünde zihinsel engeller oluşturur. Çünkü sevgi, şefkat, empati, anlayış ve özveri (bazen de vazgeçmeyi) gerektirir. Bunlar, bencil duygularımızla çelişen, bizi genellikle zorlayıcı ve yorucu bir yolculuğa sürükleyen duygulardır.

Sevmeyi öğrenmek, ömür boyu sürecek bir çabadır. Sevgi, sadece duygusal bir yanıt değil, aynı zamanda bir beceri ve sürekli gelişimdir. İnsanlar arasında bağ kurmak, başkalarının acılarına duyarlı olmak, karşılık beklemeden vermek… Tüm bunlar, zamanla daha da derinleşen ve insanı olgunlaştıran bir yolculuğun parçalarıdır. Ama bunlar sevgi, sabır ve çaba ile beslenir. Bir insan ne kadar sevgi verir ve alırsa, içindeki sevgi o kadar büyür ve güçlenir.

Bu nedenle sevgi, öğrenilmesi ve yaşanması gereken bir değerdir. Ömür boyu bu yolda yürümek, her gün biraz daha sevgiyle dolmakla mümkündür. Sevgi, dünyayı daha güzel bir yer haline getirebilir. Fakat bu güzellik, herkesin bu yolda ilerlemesiyle mümkündür. Sevgi, sadece kendimize değil, çevremizdeki herkese duyduğumuz bir sorumluluktur. Ve bu sorumluluğu taşımak, insan olmanın en yüksek erdemlerinden biridir.

Bugün, 2025 yılının ilk günü...

Bugün, geçmişin bize kattığı deneyimleri anlamlandırmak ve kucaklamak için bir kutlama anıdır.

İnsan ruhunun derin anlam arayışına uzandığı bu özel günde, hep birlikte yeni bir kapı aralıyoruz.

Varoluşun anlamına dair bir yolculuğa çıkarken, bizi yaşamın özünü kavramaya davet eden bu yeni kapıdan adım atarken samimi dileğim ve duam şudur:

Bu yıl; sevgiyle inşa edilen köprülerin, derin düşüncenin ve samimi farkındalığın yılı olsun.

Bu yıl; ufukların ve ruhların birleştiği, gönül bağlarının güçlendiği bir yıl olsun.

Bu yıl; insanlığın kendi köklerine yeniden dönüp, dallarını gökyüzüne cesaretle uzattığı bir yıl olsun.

Bu yıl; içimizdeki ışığı keşfederek çevremizi aydınlatacağımız, hayallerin hakikate dönüştüğü bir yıl olsun.

Her anımızı bilinçle yaşadığımız, ahlaki sorumlulukla davrandığımız, şefkatle dokunduğumuz ve merhametin diliyle konuştuğumuz bir yıl olsun.

Tüm insanlık için bu yıl, bir dönüşümün, dirilişin ve uyanışın yılı olsun.

Her adımımız, yaşam ağacına yeni bir tomurcuk, yeni bir meyve eklesin.

... Ve hayat kutsansın.

Huzurla, bilgelikle ve sevgiyle dolu bir 2025 dileğiyle...

Saygılarımla..

Yusuf Beğtaş

Www.karyohliso.com