Mardin Hemşehri Vakıf ve Derneklerinin Yeni Misyonu…
Dr. Mehmet Zeki Uyanık
Taşın, inancın, kültür ve hoşgörünün başkenti Mardin’e ve Mardin insanına hizmet gayesi ile ülkemizin farklı şehirlerinde göçün hızlandığı 90’lı yıllardan sonra birçok vakıf ve dernek kuruldu.
Mardin’de doğan, İstanbul’da, Ankara’da, İzmir’de, Adana’da… doyan biz Mardinliler, örf, adet, gelenek ve göreneklerimizi bu sivil toplum kuruluşları sayesinde muhafaza etme imkanı bulduk. Aynı şekilde birçok muhtaç hemşehrimiz bu vakıf ve derneklerden maddi ve manevi destek gördü.
da ötesinde Mardin’de aynı okulda okumuş, aynı köyde, ilçede büyümüş ancak irtibatları kopmuş biz Mardinliler, bu vakıf ve dernekler sayesinde tekrar bir araya gelme imkanı buldu.
Bu sivil toplum örgütleri kuruldukları şehirlerde Mardin insanına burs, gıda gibi güzel hizmetler yaptılar ve yapmaya da devam etmektedirler.
vesile ile bu vakıf ve dernekleri kuran ve bugünlere gelmesinde emeği olan bütün hemşehrilerimize teşekkür ediyorum. Ahirete intikal edenlere de Allah’tan rahmet diliyorum.
Mardin hemşehri vakıf ve dernekleri kuruldukları şehirlerde bugüne kadar takdire şayan hizmetlere imza attılar. Kuruluşlarından bugüne kadar da misyonlarını gayet güzel yerine getirdiler. Fakat gelinen noktada bu hizmetlerin yine devam etmesi gerektiği gibi bunlara yenilerinin de eklenmesi gerekir. Bu bağlamda bu vakıf ve derneklerin hizmet alanlarını ve misyonunu yeniden gözden geçirmek gerekir diye düşünüyorum.
Zira bu vakıf derneklerin kuruluşundan bu yana yarım asır geçmiş. Bu vakıflar ve dernekler kurulduğunda babalarımız o şehrin cadde ve sokaklarında hamallık ve seyyar satıcık yapmaktaydı.
Ancak bugün o kahraman babaların evlatları yaşadıkları şehirlerde doktor, mühendis, öğretmen, bürokrat, iş adamı oldular. Aynı zamanda hizmet bekleyen Mardinlilerin istek ve ihtiyaçları da farklılaşmıştır.
Dolayısıyla bugünkü dünyada ve koşullarda bu vakıf ve dernekleri çeyrek asır evvelki koşullara ve imkanlara göre yönetmek, hizmeti sadece gıda, burs ve geceye hasretmek doğru değildir. Hz. Mevlana’nın ifadesi ile: “Dün dünde kaldı cancağızım‚ bugün yeni şeyler söylemek lazım” Bundan dolayı bu vakıf ve derneklere yeni bir misyon yüklemek gerekir. Öyle bir misyon olmalı ki; Mardin dernek ve vakıflarını kuruldukları şehirlerin ekonomisinde, siyasetinde, kültür, eğitim ve manevi hayatında söz sahibi, yönlendirici, ufuk açıcı, şehrin sorunlarını çözmede katkısı ve etkisi olan bir sivil toplum kuruluşu konumuna getirebilmelidir.
Bunun için de konferanslar paneller, seminerler… Düzenleyebilen, gerektiğinde birçok alanda sözü, fikri, hizmeti ve sosyal projeleri olan bir düşünce kuruluşu misali vakıf ve dernekler olabilmelidirler. Tabi bunu başarmanın yolu da kurumsallaşmaktan geçmektedir.
Bunun yanında Mardin kültürünü tanıtma, yaşatma ve genç kuşaklara aktarma adına bir takım etkinlikler, kermesler düzenleyebilmelidirler.
Şuan Mardin kültürünü ve bilinci yaşatmak bu hemşehri vakıf ve derneklerinin yapacağı en önemli hizmetlerin başında gelmektedir. Zira bunların geleceği bu kültüre ve bilince bağlıdır.
Bunun yanında bu vakıf ve dernekler kuruldukları şehirlerdeki Mardinlilerin daha etkili ve yetkili olabilmesi için lobi çalışması yapmaları gerekir ki bunun için de öncelikle Mardinli hemşehrilerimizin birliğini ve beraberliğini temin etmesi gerekir.
Bunu başarabilmek için bir misyon değişikliği gerektiği gibi aynı şekilde bir vizyon değişikliği de gerekmektedir.
Bu anlamda Mardinli doktor, mühendis, öğretmen, eczacı, bürokrat, işadamı, kendini yetiştirmiş… Kimselerin bu vakıf ve derneklere kazandırılması ve hizmet meşalesinin ellerine tutuşturulması gerekir.
Mardin’de doğan, farklı şehirlerde doyan kadirşinas hemşehrilerim hepinizi saygı, sevgi ve muhabbetle selamlıyorum.
