Fırsatçılar ve Sığındıkları Yalanlar!...
1-Nakliye maliyeti:
Gerçek tüccarın ve esnafın bundan muzdarip olması normal, çünkü gerçekten yakıt çok pahalı...
Ticari faaliyetinin içinde nakliye olmazsa olmaz kesimler var...
Peki,ya nakliye ile ilgili bir ticaret faaliyeti olmayanlar?
Yani fırsatçılar!...
Elinde satacağı malzemesi yani stoğu bulunanlar!...
Bunlar da mazot pahalı diyor ama!...
Üç satıcı yan yana, birinde x ürün 10 TL, diğerinde 20 TL, bir diğerinde 30 ise burda sorun var demektir...Her üç esnafın da nakliye maliyeti aynı ama birisinin kar marjı diğerinin iki üç katıysa, burda bir soygun vardır!...Fırsatçılık vardır!...
2-Dolar yükseliyor:
Dövizle iş yapanlar için doğru, dövizle mal alıp borçlanan ama TL satanlar için çok yerinde bir mazeret..
Dolarla uzaktan yakından ilişkisi bulunmayanların ise uydurdukları en klişe bahane!...
Dolar değer kaybedince de zam yapıyorsun be mübarek!...
İnsanların aklıyla alay edenlerin safsatasından başka birşey değil!...
3-Evi satacağım veya oğlum gelecek yurtdışından:
Doğruluk payı yüzde 1 ya var, ya yok!..Kiraya fahiş bir artış yapılması düşünüldüğünde ortaya çıkan kocaman bir yalan!...
Kiracıya yüzde 100 üzeri bir zam yapılacak olmazsa bu yalan yoluyla çıkması sağlanacak ve yeni kiracıya çok daha yüksek bir fiyata kiraya verilecek!..Olay bu!...
Yasal değil, ahlâki hiç değil!...
İşin trajikomik tarafı da maliyetsiz, atıl bir gayrimenkulun ne bir nakliye maliyeti ne de alternatif bir maliyetinin olması!...
Bunu yapanların içinde, Cuma hutbelerinde fırsatçılık ve fahiş fiyat artışlarının dinen günah ve affedilemez olduğunu dinleyenlerin olması ve çok masum ve mazlum pozu vermeleri de cabası!...
4-'Ben mi yapıyorum zamları?'
Evet sen yapıyorsun!..
Çünkü resmi zamların üstüne ,maliyetin çok çok üstünde artış yapıyorsun!
Kâr edeceksin diye göz çıkarıyorsun! Kârını makul değil izan dışı, akıl dışı yapıyorsun!...
Çünkü herşeyi hükümet yapıyor deyince insanlar senin fırsatçılığını, akbaba zihniyetini bilmeyecek sanıyorsun!...
Ve çünkü senin yaptığın akıl dışı, vicdan dışı artış o kadar ortada ki!...
Ne ayıp, ne günah, ne ahlâk, senin umurunda!...
Ama asıl sorun, kimsenin ses çıkaramıyor olması, zira senden o kadar çok kişi var ki!..
Biraz öteye gitse senden beteri var çünkü !...
Vicdanını cebine koymuşsun ya! ve ne deprem, ne yoksulluk senin umurunda değil ya!
Gün gelir, bütün bu haksız kazancın, bu ahlar, kabus gibi çökecek üstüne!..
Ahmet Timur